21 Aralık 2019 Cumartesi

Kablosuz internet sağlayan modemlerden wifi ile gelen Elektro Manyetik Dalgaların sağlığımıza verdiği zararlar; Obezite, Karaciğer bozuklukları, Metabolizma bozuklukları ve Nörolojik bozukluklar, yorgunluk sendromu, uykusuzluk Teorimim


           Kablosuz internet sağlayan modemlerin hayatımıza girdiği yıllar olan
2000 li yıllardan beri çağın hastalığı konumunu alan Obezite hastalığı ve kanser hastalıklarının başlangıcı varsayımına dayanarak bu teorimi oluşturdum. Kendi hayatım üzerinde de bu varsayımın kanıtlandığı ve bu teorimin de aynı zamanda kanıtlandığı anlamına gelmektedir.
          Kendi hayatımda ofisimi açtığım yıllar olan 2001 yılından itibaren piyasalarda kullanılmaya ve satılmaya başlayan kablosuz internet sağlayan modemlerin zararlarını kavramaya çalışalım. 2001 yılından öncede ülkemizde internet vardı. Ancak tüm işyerlerinde ve evlerde çevirmeli bağlantılar, kablolu İnternet bağlantıları kullanılıyordu. Tam olarak hatırladığım kadarıyla 2000’li yıllardan itibaren kablosuz modemler, çok kullanıcılı modemler satılmaya başladı. İnternet çağına girdiğimiz o yıllardan itibaren, teknolojinin getirdiği bir takım zararları görmezden gelemeyeceğim. Ve tüm insanları bu konuda uyarmayı da bir borç bilirim. Kendi ofisimde hemen masa üstüne kurduğum kablosuz modemimi hatırlıyorum. Ayrıca kablosuz telefonum vardı. Kablosuz modemin yaymış olduğu elektro manyetik dalgalar olduğunu yıllar sonra çeşitli hastalıklara yakalandıktan sonra öğrenmeye başladım. Okumayı ve araştırmayı seven bir insan olarak her konuda öğrenmeye ve kişileri uyarmaya odaklı biriyim. Kendimde zararlarını gördüğüm, hayatımda kanıtlanmış bazı olaylar oldu. Yaşadığım ve maruz kaldığım rahatsızlıkların tek nedeni olan bu elektro manyetik dalgaların radyasyon yayıcı etkilerini bugünlerde keşfettim. Yıl; 2019, ay aralık.
          Genellikle ofis çalışanlarının kilo problemine kolay yakalandığını söylerler. Çünkü oturarak çalışan birisi fazla aktif olmadığı için eğer spor yapmıyorsa kilo problemi yaşayacağı söylenir. Kilo alsa bile eskiden kolaylıkla bu fazla kilolar vücuttan atılabiliyordu. Kablosuz internet dünyada yayılmadan önce de ofis çalışanları vardı. Ama obezite gibi bir problem yoktu.
Hangi tarihten itibaren bu obezite gibi hastalıklar dünyada yayılmaya ve görülmeye başladı? Hiç düşündünüz mü?
Geçtiğimiz yüzyıllarda da ofis çalışanları vardı bu dünyada. Ama ofislerde bulunmayan tek şey internet sağlayan modemlerdi. O zamanlar cep telefonları da yoktu. Kablosuz telefonlar da yoktu. Hatta mikro dalga fırınlar ve Wifi ile çalışan Led Televizyonlar da yoktu. Şimdi bakıyorum Amerika da olsun İngiltere de olsun hemen hemen her ülkede kablosuz internet kullanımı çoğalmaya başladığı yıllar 2000 li yıllardır. Belki bazı ülkelerde daha eski yıllarda da vardı. Gelişmiş ülkelerde Obezitenin görülmeye başladığı yıllarda diyebiliriz.
          Kablosuz interneti ofisler genellikle bir modem üzerinden wifi aracılığı ile sekiz, on hatta daha fazla bilgisayarın bağlandığı ortamlar oluşturmaktadırlar. Bu durumda işletmeler, ve büyük şirketler insan sağlığını hiçe sayıp veya bunun zararlarını bilemediklerinden bunu kullanmaktadırlar. Bu kablosuz internetin wifi aracılığıyla her yerde kullanılmasının zararlarını gören ve bunun bilincine ulaşan toplumlar yaratırsak o zaman çağın hastalıklarının azaldığını hatta belki bir gün obezite gibi bir hastalığında önüne geçmiş oluruz.

          1-Nasıl obeziteye yakalanırız.;  
Kablosuz internet sağlayan modemlerden yayılan wifi sinyalleri, elektro manyetik dalgalara, bu cihazlar yaşadığımız ev ve işyerinde ise en çok bizim bedenlerimiz maruz kalır. Örneğin, evinizde veya işyerinizde laptop, tablet, cep telefonu ve kablosuz internet modem kullanıyorsanız,
Bu cihazın bulunduğu yükseklik ve genişlik seviyesinde 150 metreye kadar bir alan bu elektro manyetik dalgalardan etkilenir. Neden böyle düşünüyorum.
İnsan vücudunun % 70 i sudan ibaret ise ve radyasyonun su ile etkileşimi daha hızlı olduğuna göre , insanları etkilemesi normaldir. İnsan vücudunun içindeki bu %70 oranındaki su miktarı aktif bir şekilde değişir, ve tüm hücrelerimize ve organlarımıza 
kadar gider. Radyasyon ilk olarak sular aracılığı ile dünyaya zarar vermişti. Arkasından topraklar , topraktaki küçük canlılar , hava ve insanlar olumsuz etkilendi.
Modeminiz açık olarak boş bir odada bile kalması gece odanızda uykusuzluk verir. Bu elektro manyetik dalgalar direkt insan vücuduna verdiği zarar; metabolik bozukluklarla başlar, uykusuzluk buna eklenir. Eğer ailenizde çocuklar, bebekler ve yaşlılar varsa en çok onlar etkilenir. Nörolojik rahatsızlıklar, uykusuzluk, halisülasyon, yorgunluk sendromu, kronik baş ağrıları meydana gelir. Hatırlıyorum; annemin yaşı ilerledikçe son 5-10 içerisinde nörolojik rahatsızlıkları ve uykusuzluk sorunları artmıştı. Annemin sorunlarının kaynağı da bu elektro manyetik dalgalar olabilirdi.
Kablosuz internet modemim ofis masasının önündeki sehpanın ve masanın üzerinde iken bu konumda 19 yıldan fazla çalıştım. On dokuz yıldır bir kilo problemim vardı. Tam bir yıldır obezite ile mücadele ediyorum. Uykusuzluk yaşadım. Modem sehpanın üzerinde iken masanın altında bulunan modeme yakın duran bacaklarımda radyasyon yanıklarına benzeyen kızarıklıklar oluşmaya başladı. Bu rahatsızlık modemi sehpanın üzerine yani kendime yakın bir yere koymaya başladıktan sonra başladı. Arkasından geceleri uykusuzluklar başladı. Ne kadar sağlıklı beslenirseniz beslenin hatta, istediğiniz ilaçları kullanın bu sorunu yok edemediğimi fark ettim. Metabolizma uzmanı doktorum verdiği ilaçlar başkalarının kilo verdiğini ve benim neden veremediğimi anlayamadı. Çok düşündüm. Ve sonunda test etmeye karar verdim.
          2- Kurtulmak için ne yapılabilir?
Teorim doğruysa eğer bütün bedenimdeki rahatsızlıkların son bulacağına eminim. İlk olarak geceleri kablosuz internet modemi kapatarak uyumaya başladık. Bunu bir aydır yapıyoruz. Sonuç ; uyku düzenim bir aydır normale döndü. Sekiz saat uyanmadan uyuyabiliyorum.
İkinci olarak kablosuz internetten açıkken kullandığım wifi ağını Laptoptan ve cep telefonlarından ve Televizyondan kapattık. Laptop bilgisayarıma ve masa üstü bilgisayarıma kablolu bağlantı döşettik. Evde cihazlarda wifi kapalı konumda olursa 150 metrelik alandan elektro manyetik dalgaların bizim evde dolaşmasını engelledik. Eğer herkes bunu sağlarsa apartmanda oturan aileler daha sağlıklı bir ortama kavuşur. Eğer her ev bunu kendi evinde sağlarsa başka evlerdeki insanlara da bu manyetik dalgalar ulaşamaz. Çünkü kapalı alanda bu dalgalar beton duvarı geçemez. Ama geçebildiğini görüyoruz , çünkü komşunun wifi sinyali ile internete bağlanan evler vardır.
1- Sonra evin içinde dikkat etmeniz gereken, kablosuz internet modeminizi sürekli oturduğunuz, uyuduğunuz ve yaşadığınız ortamdan uzak ve en yüksek bir konuma yerleştirmek. Ev bilgisayarlarınıza bu modemle kablolu bağlantı oluşturun. Gece uyumadan önce modeminizi kapatmayı unutmayın. Kendi evimde de bu kablosuz modemi bu hafta içinde ofis odasından uzaklaştırmak olacak. Masa üzerinde bile olması belimizin üst tarafında bulunan organlarımıza zarar verir. Karaciğer görevini yapamadığı zaman yağ yakamaz. Sindirim sistemimiz tembelleşir. Sindiremediğimiz zaman da kilo alırız. Kilo istesek de veremeyiz. İlaçların bile buna faydası olmaz. Modemin yanınızda masa üzerinde bulunması çalışırken uyuklamanıza neden olur. Evinizin kapı girişindeki ayakkabılığın en üst rafı olabilir. Böylece insan vücudunun seviyesinden yukarıda olacağından çalışırken daha az zarar görürsünüz.
2- Wifi ile çalışan tüm elektrikli ev aletleri ; Bebek telsizleri, wifi ile çalışan her şey.  ZARARLIDIR.
3- Belki de kanserin de sebebi bu olabilir. Aynı çağlarda ortaya çıkan hastalıklar.
4-Her çıkan teknoloji insan sağlığına faydalı olmayabilir. Çocuklarımızın ellerinde küçük büyük wifi ile çalışan tabletler varsa bunu data hattına çevirin. Cep telefonlarındaki interneti wifi ile kullanmayın! Mecbur kalmadıktan sonra kullanmayın. 4,5G teknolojisini daha az kullanın cep telefonlarında saat başı bildirimleri kontrol etmek yeter. Cep telefonunu kullanırken daha az konuşun, birkaç dakikadan fazla konuşmayın.

Sonuç; Daha sağlıklı bireyler yetiştirmek, sevdiklerimizi ve kendimizi
Her türlü zararlı etkilerden korumak, enerji tasarrufu etmek sağlığımızı büyük ölçüde etkileyecektir. Bu şekilde hayatın bize getirdiği teknolojik kolaylıklardan daha az zararla faydalanmak daha akıllıca olur. Teknolojiyi seven biri olarak halen bu hastalıklarla mücadele eden birisi iseniz tavsiyelerime kulak verin. Ben şimdiden faydalarını görmeye başladım. Geceleri uykusuzluk yaşamıyorum. Bacaklarımdaki alerjik kaşıntılar azaldı. Radyasyondan kaynaklanan yanık lekeleri zamanla azalacak. Dokular kendini yenileyecektir. Ofisimde çalışırken uyuklamıyorum. Zihnim açık ve iyi, olumlu düşünebiliyorum.









                                                                            
                                      



12 Aralık 2019 Perşembe

Hayatımızda sıkıntılarla ve sorunlarla nasıl başetmeliyiz.


        Hayatımızda olumlu düşünmediğimiz zaman, her şey otomatik programlanmış gibi ters gitmeye, sorunlar çıkmaya başlar. Bunun anlamı hayatımızda pozitif kararlar almadığımız sürece her türlü sorunla baş etmeye hazır olmalıyız. Ne gibi derseniz, bunlar hastalıklar, ekonomik krizler, mali borçlar veya kendimizle ilgili;
başarısızlıklar ortaya çıkmaya başlar.
       
       Eğer Tanrı’yı tanımıyorsak ve hayatımızda bir yeri yoksa bu nedenle Tanrı bizim ilgimizi çekmek için bizim hayatımızda sıkıntılarla bizleri dener. Biz hayatımızdaki sorunlar ve sıkıntılardan kurtulmak için genellikle Tanrı hariç kendi çabalarımızla bu sorunlardan kurtulmaya çalışırız. Mesela; bir para veya borç sorunumuz olduğu zaman, ilk yaptığımız şey nedir? Gidip, en yakınlarımızdan borç istemek olmazmı. Borç ödemek bir süreçtir.
Taksitle ödenir, gider. Bu zaman zarfında tutumlu olmayı, tasarruf etmeyi,
dikkatli harcamayı, en önemlisi de Tanrı'ya güvenmeyi öğreniriz.
Bir borcu başka bir borçla kapatmaya çalışırız. Bunu bazen hiç düşünmeden korkuyla yaparız. Yanlış yaptığımız şey de; bir sorunla karşılaştığımız zaman ilk önce Tanrı’ya sığınmamak ve O’ndan yardım istememektir. Ben hallederim veya ailem yardım eder diye düşünürüz. Ailemiz bir yere kadar yanımızdadır. Onlar bizim yaşımız ilerledikçe her zaman yanımızda olamazlar. Tabii ki aileniz sizin yanınızda is eve size destek olurlarsa bu sorunu çözebilirsiniz. Bir çoğumuz bu kadar şanslı değildir. Eğer bize yardımcı olacak kimsemiz yoksa ne yapacağız.
Bunu hiç bir zaman unutmamalıyız. Tanrı sevgidir. Ve bizi çok seviyor.
Tanrı bize her zaman daha fazlasını vermek ister. Fakat önce paranın değerini anlamamızı sağlar. Maddi sorunlar yaşamamak için hayatta neler yapabileceğimizi bize öğretir. Dürüst bir şekilde yaşamamızı ister.
Doğruluk içinde yaşarken birgün bunun mükafatını alacağımızı bilerek seçimlerimizi ona göre yapmalıyız.
          Hayatınızda Tanrı yoksa o zaman herşey karman çorman, dağınık, tek düze, umutsuz, karamsar, endişeli, güvensiz, olumsuz düşünen, doğru adım atmaktan korkan, korkak, zayıf, cılız,  çirkin hisseden insanlar oluruz. Siz ne kadar kendi doğrularınızla yaşamaya çalışırsanız
çalışın etrafınızdaki her şey ters gider. Neden, böyle diye oturup düşünürsünüz. Siz kendi sorunlarınız veya ailenizin sorunları içinde yaşam mücadelesi vermeye devam ederken, Tanrı ise sizin O’na yönelmenizi, O’na dönmenizi, dua edip O’ndan yardım istemenizi özlemle bekler. Hatta günahlarınızdan tövbe edip, affedilmeyi istemenizi bekler. Tanrı sabırlıdır. İnsan günahlı olsada, hala günah işlemeye devam etse de ondan ümidini kesmez. İnsana hayatında her zaman bir şans verir.
          Siz kendi hayatınıza bakıp, hangi sorunlarla boğuştuğunuzu, hangi hastalıklarla uğraştığınızı düşünmeye başlayın. Belki de hiç bir sorununuz yok, paranız var, eviniz, arabanız da var. Ama sağlığınız yok.
Veya onca zenginliğinizin içinde hayatınızda ve yüreğinizde bir esenliğiniz yok. Sevgiden uzak bir yaşam sürmektesiniz. Mutlu değilsiniz. Çünkü mutluluğu ve huzuru dünyasal eşyalarda ve maddiyatta aradınız. Bir arabaya ihtiyacınız varsa o zaman bir araba alın. Aldığınız araba evinizin garajınızda dursun. Yüreğinize park etmeyin. Çünkü dünyasal zevkler geçicidir. Ertesi günü bir kaza yapar bu aracı kaybettiğinizde kalbiniz kırılmasın. Yani mutlu olmak için bir şeyler satın almayın. Çünkü onu kaybettiğiniz zaman üzülürsünüz.
          Hayatınızda , yüreğinizde her zaman Tanrıya bir yer verin. Güne ilk başladığınız zaman ilk dakikaları ve saati Tanrıyla zaman geçirmeye ayırın. Sahip olduklarınız için şükredin. Hayatınızda şükrederek mutlu olacaksınız.
Her gün hayatınızda Tanrı’ya şükredecek bir şey mutlaka vardır.
          Duam şu ki; Esenlik kaynağı olan Tanrı , O’nu aradığınızda sizin
her ihtiyacınızı karşılasın, aradığınız esenliği versin. Huzur arıyorsanız huzur, sevgi arıyorsanız sevgi versin. Tanrı’nın her şeye gücü yeter. Amin.
                                                          %













  

1 Aralık 2019 Pazar

Yeni Kitabımın Tanıtımı


"Karanlıkta Işık Olmak"

Yakında yayınlamak istediğim kitabımdan sizlere bahsetmek istiyorum. Her zaman elinizin altında olacak ve sizlere kendi sözlerimle her zaman teşvik edebileceğim bu kitabımı internet blog sitemden sipariş vererek siz de satın alabilirsiniz. Pozitif Perspektif
Bloğumda paylaştığım sözlerin bir derlemesi olan bu kitabımı yayınladıktan sonra siz değerli okurlarımın desteğine ihtiyacım olacak. Kitabımın ismi "Karanlıkta Işık Olmak" olacak.
Yayınlandığı zaman size buradan paylaşacağım.
Destek ve yardımlarınız için gereken bilgiye iletişim sayfasından ulaşabilirsiniz. Şimdiden beni bu konuda teşvik eden arkadaşlarıma ve kardeşlerime teşekkür ederim.

Öne Çıkan Yayın

Pozitif Düşünme ile Şifa

      Pozitif düşünmenin  iyileştirici gücü vardır. Bu makalede nasıl sağlığınızı iyileştirmek ve kendinizi iyileştirmek için pozitif düş...