Tanrı'ya dönüş yolu...

Tanrı'ya Dönüş Yolunu Bulmak

http://bible.com/r/R3 

Daha Fazlası Olmalı

Hayatta sizi tam olarak tatmin etmeyecek bir şeyin peşinde koştuğunuzu hiç hissettiniz mi? Bu duyguya dikkat edin. Bu duygu Tanrı'dandır.

İçki ve diğer bağımlılıkların peşinden gitmek boş, anlamsız şeyler kovalamanın yollarıdır tabi, ancak burada sadece madde bağımlılığı sorunlarından bahsetmiyoruz. Aynı zamanda, her hafta kilisede tapınmaya katılan - veya kürsüden bu insanlara vaaz veren - ama kendilerini Tanrı'dan uzak hisseden pek çok "iyi kilise insanı" tanıyoruz. Dışarıdan "başarılı", "dürüst", "doğru"lar ama içlerinde Tanrı'yı tecrübe edemiyorlar. Dini uygulamalarla, işle, okulla veya ailelerle meşgul olurlar, ancak bu yeterli değildir. Tanrı'yı gerçekten hissetmeyi özlerler.

Bu özlem, hepimiz için Tanrı'ya dönüş yolundaki ilk ruhsal uyanıştır: “Daha fazlası olmalı.”

Derin ve tatmin eden bir sevgiyi arzuladığınız zaman, bir fark yaratmak üzere kendinizi adamak istediğiniz zaman, en zor soruların cevaplarını aradığınız zaman Tanrı'yı arıyorsunuz demektir. Bu durumda gerçekten iki seçeneğiniz vardır: bu arzuları kendi başınıza gerçekleştirmek üzere araştırmalarınıza devam edebilirsiniz ya da size tüm bu arzuları en başta verenin ardından gidebilirsiniz.

Gerçek sevgiye olan arzumuz aslında insan ırkının yaratılışından gelen öze dönme dürtüsüdür. Tanrı, sevgisini hem kendisinden, hem de sağlıklı bir şekilde ilişki kurduğumuz başkaları aracılığıyla deneyimlememizi amaçladı. Özlem duyduğumuz Tanrı sevgisidir. Tanrı sadece sevgiye sahip değildir, Tanrı sevginin kendisidir ve bizi sevgiyle izler.

Bir genelevin kapısını çalan her erkeğin aslında gerçekten Tanrı'yı aradığının söylendiğini duyduk. Kendinize zarar veren bir davranış veya ilişkinin kapısını çalıyorsanız, aslında Tanrı'ya dönüş yolculuğunuzda önemli bir noktaya gelmiş olabilirsiniz. Neden? Çünkü arzuların ucuz tatmini ile kaçınılmaz olarak hissedeceğiniz hayal kırıklığı gerçek sevgiyi nerede bulabileceğinizi merak etmenize neden olacaktır. Sevme ve sevilme arzunuzu yerine getirmesi için kendinizi Tanrı'ya açacak mısınız?

Bu haftaki etkinlikleriniz, sizi hoşnut edeceğini düşündüğünüz şeyler hakkında neler öneriyor?

ZİHNİMİZ, AKLIMIZ EN DEĞERLİ VARLIĞIMIZ...

        "Sen zihnini kontrol etmezsen başkası eder." " Sen zihninle düşünmediğin zaman, boş bıraktığın zaman şeytan kötü düşünceleri ile seni ezip yok edecek taktikleri ile zihnini meşgul eder. Senin uykuya ihtiyacın olduğunu bilir , seni uyutmamak için elinden geleni yapar. Biz buna şeytandan veya onun yardımcılarından gelen ruhsal saldırılar deriz. Bütün işi zihninizden iyi ve güzel düşünceleri çalmak, kötü ve çirkin hayaller yüklemektir. Sizi Tanrıdan uzaklaştırmak gibi.. 

        Zihnimiz , aklımız en değerli varlığımızı korumalıyız. Kafamız sağlam olursa vücudumuz da sağlam olur. Zihnimizi nasıl kendi kontrolümüzde tutabiliriz. Zihnime kötü düşünceler geldiği zaman veya kabuslarla uyandığım zaman söylediğim söz : " Defol git şeytan " Ben Rab İsa Mesihe aitim. Benim üzerimde hiçbir hükmün yoktur. Safsataları ve Tanrı bilgisine karşı gelen her türlü düşünceyi tutsak ediyorum. Derim...Tanrının bilgeliğine karşı gelen her türlü düşünceyi reddediyorum. derim. O zaman o kötü düşünce çeker gider. Huzur gelir. Işık karanlıkta parlar. Karanlık ışığı alt edemez.  Işığım karanlıkta parlar. Hiçbir şeyden korkmam. Çünkü beni koruyan uyuklamaz. Sağımda ve solumda on binlerce melek beni korur. Ayağım bir taşa çarpmasın diye ..

        "Yalnızlık, kendini geliştirmeye başladığında ödediğin bedeldir. "  Yalnız kaldığınız anlar nerede hata yaptığınızı düşünürsünüz. Veya hiç zihninizi böyle iyi düşüncelerle yormazsınız. Boş bir kafa size lazım olan. O zaman sorunlarınızı da yok sayarsınız. Sonra bir de bakmışsınız ki siz yok oluyorsunuz. Bir süre insanlardan uzak kalmayı seçersiniz.

Bir söz okumuştum. "Tanrı kadını güzel yaratmıştır ama şeytan sevimli olmayı öğretmiştir."  İnsanlardan uzak kalmayı seçersiniz. Çünkü onlardan birisi kalbinizi kırmıştır. Sizi incitmiştir. Ne yazıktır ki en geç iyileşen yara kalp yarasıdır. İyileşmek bir süreçtir. Borçları taksitle ödemek nasıl bir süreç gerektirirse işte öyle. İyileşmek zaman alır. Vücudumuzdaki yaralarda öyle belli bir süre sizi rahatsız eder. Geç iyileşir. Zaman alır. Yani tedavi için zaman geçmelidir. Affetmek de aynı şekilde zaman alır. Bir çırpıda affedemezsiniz. Tek seferde affettim diyerek sadece o yarayı bir kez pansuman etmeye benzer. Bazı yaralar derin olduğu için nasıl birkaç kez pansumana ihtiyaç varsa zihninize bu kötülük geldiği zaman o kötülüğü yapan kişiyi affedin. Acınız ne kadar derinse affetmek o kadar zaman alır. Kendi sağlığınız ve mutluluğunuz için sizi üzen kişiyi bir an önce affetmelisiniz. Böylece kısa zamanda şifa bulursunuz. Tabii bu arada şeytan boş durmayacaktır. Size nefret tohumları ekmeye o kişi için kin beslemenize yardım eder. Siz tabii ki onu dinlemeyin. Dinlemeyeceksiniz. Kovun, reddedin. Önünüzde uzun bir ömür var. Siz Tanrı için çok değerlisiniz. Eğer hayatınızda sıkıntı ve üzüntü varsa yalnız değilsiniz. Tanrı da sizi taşıyordur. Onun kucağındasınız. Hayatınızın kurak zamanında yerde sadece kendi ayak izinizi gördüğünüzü düşünüp yalnız olduğunuzu sanabilirsiniz. Aslında o ayak izleri Tanrının dır ve sizi taşıyordur. Tanrı sizi çok seviyor.

        Günde bir saatinizi zihin kontrolü yaparak geçir.

Örneğin , benim üç mesleğim var. Bunlar Mali Müşavirlik, Ressamlık, ve Evde Tığ ve örgü ipiyle çanta örmek, yapmak. Eğer kendimi oyalamazsam zihnim boş kalacak. Bir şeyler üretmek insanı mutlu eder. Bugün ürettiğim bir eser , bir resim veya bir çanta el yapımı olup her gün en iyisini , en kalitelisini üretmeye çalışırım. Şimdi teknoloji çağındayız. Teknoloji iyidir. Onu doğru bir şekilde  kullanmayı bilirseniz size çok faydası olur. Ama Teknolojinin kölesi olursanız , yani bir bakmışsınız ki o sizi kullanıyor . Sizi Tanrıdan uzaklaştıran kim di hatırladınız mı? : )  Siz teknolojiyi kullanın kölesi olmadan. Mesela bilgisayarda oyun oynamak var birde oyun bağımlısı olmak var. Zaman sınırı şarttır. Bir şeyin bağımlısı olmak bir çeşit hastalık gibidir. Ruhsal hastalıklar yaratır. Bazılarının tedavisi zordur. Evlilikler bu yüzden yıkılır. Evlilik inşaa etmek kolay ama sürdürmek zordur. Eşler karşısındakinin mutluluğunu gözardı ederse , soğukluk başlar. İlişkiler bozulur. 

        Şimdi teknoloji çağındayız dedik. Ürettiklerimizi e-ticarette satabilir, kendimizi geliştirebiliriz. Her insanı mutlu eden şeyler farklıdır. Ben insanları teşvik etmekten ve öğretmekten mutlu olurum. Bir şeyler üretmeyi severim. Her zaman tüketici olduk . Artık yeteneklerinizin farkına varıp  ,başkalarına ve insanlığa faydalı olun. İnsanlara öğretin. Bir blok yazarı olarak 9-10 yıldır boş vakitlerimde yazıyorum. Yedi sekiz bin okuyucum olmuş. Eğer birilerine faydam dokunmuşsa ne mutlu bana. 

        Şimdi günde bir saatimi "SUDOKU" çözmeye ayırdım. İlk çözmeye başladığım zaman hiç bilgim yoktu. İkinci denememde 32 dakikada tamamladım. Sonraki denememde 22 dakikada SUDOKU     bulmacasını tamamladım. Her gün kendi rekorumu kırmaya çalışıyorum. Zihninizi çalıştırmış olursunuz. Bu da uzun yaşam verir. 110 yaşında bir adamın halen sudoku çözdüğünü söylediğini okudum. Bu da zihni çalıştırdığını kanıtlar.

        Sağlıklı ve mutlu kalın , iyi ve uzun yaşayın . Ben şu an 54 yaşındayım. Yapacak çok iş var. Ayda ancak bir veya iki kez burada paylaşıyorum. Ben içimdeki kıymetli hazinelerimi keşfediyorum. Siz ? Bunları sizinle paylaşmaktan mutluyum.

        En kıymetli hazine Bilgelik ve Bilgidir.  Yürekten gelen bir söz , ancak bir yüreği değiştirebilir. 

BİR PARÇA HUZUR VERMEYE GELDİM

              1-  Cebinizde paranız varsa ve istediğiniz gibi harcama yapabiliyor ve istediğiniz yere gidebiliyorsanız, dünya nüfusunun en zengin % 18 lik kesimindesinizdir.

            2- Eğer bugün hasta değilseniz ve sağlıklı  bir yaşam sürüyorsanız , bugün   hayata veda edecek yüzbinlerce insandan daha şanslısınız demektir. 

            3- Eğer buzdolabınızda yiyecek, üzerinizde mevsimine göre

kıyafet ,başınızın üzerinde bir çatı varsa ,dünya nüfusunun % 40"ından   daha zenginsiniz demektir.           

            4- Eğer bir sosyal güvenceniz varsa , emekli iseniz, zaten her yerdeki hastanelerden sağlık hizmetlerinden faydalanırsınız. Dünyada halen hiçbir sağlık güvence olmadan yaşayan insanlar var.

            5- Okumak için bir kitabınız varsa, huzur her zaman sizinledir. Fakat okuduğunuz her kitap size huzur getirmez. Şeytanın düşüncelerini ve işlerini bilmez değiliz. Tanrının sözleri yaşam getirir. İnsanlara vaat ettiği "Sonsuz Yaşamı" Tanrı Ona itaat edip sözüne uyan herkes için vaat etmiştir. 

            6- Bir kimse Tanrının isteğine uygun olarak yaşarsa, Tanrı da o kişiyi herkesin görebileceği bir ışıltı , bir ışık , bir elmasın pırıltısı gibi bir parlaklık verir. Öyle ki ona bakanlar kendisini onda görsün ve Tanrıyı yüceltsin.

            7- Tanrının ışığı üzerinizde parlasın. Yaptığınız ve yapacağınız bütün işlerde Onun benzerliği sizde görülsün. Böylece attığınız her adımda , gittiğiniz her yerde, yaptığınız her işte sizi başarılı kılsın. 

            8- Victor Hugo"nun söylediği güzel bir söz vardı. Tanrının ışığı ondan yansıyordu , hayal edebiliyorum, çünkü insanlara baktığı zaman hep onlarda gördüğü güzellikleri anlatırdı.

*******************************************************

VİCTOR HUGO NUN EN GÜZEL SÖZLERİ SİZLER İÇİN SEÇTİM

    "En çok da yağmur yağdığında seviyorum bu şehri : Herkesin yüzü ıslak, başı öne eğik , sanki herkes suçunu kabullenmiş gibi ." Victor Hugo

*******************************************************

En anlamlı yemin söz vermektir, En büyük intikam affetmektir, En adi söz hiç sevmedim demek; Ve en güzel cevap gülüp geçmektir. "Sadece seni seviyorum ...

*******************************************************

• Gülmek için mutlu olmayı beklemeyin belki de gülmeden ölürsünüz.

• Gitme diyebilecek kadar güçlü olmalı insan hayatta. Çünkü hiç kimse, kaybettiklerini unutabilecek kadar güçlü değil aslında.

• Herhangi birinin senden nefret etmesinin asıl nedeni; senin gibi olmak istediği halde asla senin gibi olamayacağını bilmesidir.

• Öldükten sonra yaşamak istiyorsanız; Ya okumaya değer şeyler yazın, ya da yazılmaya değer şeyler yaşayın!

• Ölmek bir şey değil, yaşamamak korkunç.
• Savaş alanlarının olmadığı bir gün gelecek; dükkânlar ticaret ve akıllar düşünceler için açılacak o gün.
• Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz.
• En anlamlı yemin söz vermektir, En büyük intikam affetmektir, En adi söz hiç sevmedim demek; Ve en güzel cevap gülüp geçmektir. "Sadece seni seviyorum ...

******************************************************

                                                                       

OBEZİTEYİ YENMEK, OTOFAJİ ARALIKLI ORUÇ DİYETİ, YENİ BİR BEDENLE YENİDEN DOĞMAK GİBİ, YAŞLANMA KARŞITI BESLENME

 

OBEZİTEYİ YENMEK, OTOFAJİ ARALIKLI ORUÇ DİYETİ, YENİ BİR BEDENLE YENİDEN DOĞMAK GİBİ, YAŞLANMA KARŞITI BESLENME

 

(2020 Şubat ayında paylaşmış olduğum Otofaji nedir? Konulu yazımın devamı niteliğindedir.)

Doktorların bana obeziteyle ilgili teşhisini koydukları zaman kendimi hiç o kadar kilolu görmüyordum. Kan testi sonuçlarımın hepsi aşırı normaldi. Şeker hastalığı, hipertansiyon falan yoktu.

2020 Şubat ayında araştırmalarına başladığım Otofaji Aralıklı diyet konusu

2020 yılı aralık ayının sonlarına kadar sürdü. Sizlerle uzun zamandır paylaşım yapamadığım için üzgünüm.  Sağlık sorunları ile uğraşıyordum.

Covid virüsü nedeniyle birçok kişi evden çalışmaya başladı. Ama ben daha çok virüslerden daha çok bu Obezite hastalığına çare bulmaya çalışıyorum.

Bunun için de birgün facebook ta paylaşılanları okurken, OMAD denilen

(One meal a day) bir gurup  buldum. Bunun gibi İntermitent Fasting 23:1,

İntermitent Fasting 16:8, 20:4 gibi diyet yaparak ve fotoğraflarını paylaşan guruplar buldum. Bu gurupları takip etmek beni çok motive etti. Aralıklı Oruç Diyeti yapanlar ve yeni başlayanlar için ayrı guruplar bile vardı.

Bunları 2020 yılının Kasım ayından beri takip ediyorum, neler yiyiyorlar, nasıl besleniyorlar. Nasıl oruç tutuyorlar. İnanılmaz iyi sonuçlar elde edenler çoğunlukta desem az  olur. Aralıklı Oruç diyetini çok iyi anlamak gerekiyor.

1.gün (Pazar)

Sabah Kahvaltınızı atlıyorsunuz, öğlen 12-13 arası yapıyorsunuz. Sağlıklı olan şeylerden yiyorsunuz.

Akşam 5 e kadar yemek yemiyorsunuz. Akşam 17-18 arası akşam yemeğinizi

Yiyiyorsunuz. Aşırıya kaçmadan, çok kalorili besinleri seçmeden sebze (her türlü), meyve (avakado ,muz,çilek v.s. ) , et türü ( bir gün kırmızı et, diğer gün balık eti, diğer gün balık v.s.) ekmek de yiyebilirsiniz.

 

2,gün (Pazartesi)

 (Pazar Akşam 18:00 den Salı akşamı saat 18:00a kadar ) (48 saat oruç) Bütün gün Oruç tutuyorsunuz. Sadece su içiyorsunuz. (örnek en az kilonuzun 140 kg/30 :4,2 lt su kadar) Şekersiz çay , kremalı kahve olabilir. Ben kahveyi çok sevdiğim için her gün içerim. Türk kahvesi bende çok etkili oluyor sindirimi ve metabolizmayı hızlandırıyor.

 

3.gün ( Salı)

Bütün gün Oruç tutuyorsunuz. Sadece su içiyorsunuz. (örnek en az kilonuzun 140 kg/30 :4,2 lt su kadar) Şekersiz çay , kremalı kahve olabilir.

Akşam orucunuzu açabilirsiz. (çorba ile başlayın, istediğinizi yiyebilirsiniz.)

4.gün, 5.gün, 6.gün, 7.gün ertesi hafta pazartesiye kadar isteseniz günde bir öğün, isterseniz 2 öğün yiyerek bu aralıklı oruç diyetine devam ediyorsunuz.

 

Ben 4 ay kadar alışıncaya kadar 16:8 aralıklı oruç diyeti yaptım. Artık vücudum oruca alıştığı için 48 saatlik oruçlara başladım. İlk 48 saatlik orucumu bu hafta pazartesi ve Salı günü yaptım. Pazar akşam  saat 18 den Salı akşam saat 18 e kadar bir şey yemedim.

İlk 48 saatlik saatlik oruç tecrübem sonucu kendimi daha esnek ve hafif hissettim. Henüz tartılmamıştım ama kendimi çok iyi hissediyordum.

Obezite  ilaçları, hormone ilaçları ve allerji ilaçlarından kurtulmak istiyordum. Otofaji Kuralı bunun mümkün olduğunu bize açıklıyor.

Full oruç tutmadığım diğer günlerde ise daha az yemeğe başlamıştım.

 

Mesela ben ekmek yemeği çok seven biriydim. Şimdi ekmek yerine daha sağlıklı şeyler yiyiyorum. Örneğin az tuzlu ,1 bardak un ve 2 yumurta ve 1 bardak süt ve 1 kabartma tozu ile yapılan WAFFLE yapmayı öğrendim.

Kahvaltıda bu waffle den beyaz peynirli ve maydonozlu yapıyorum. Çok lezzetli ve doyurucu oluyor. Kahvaltı öğlen 13 :00 de yapıyorum. Akşama kadar başka bir şey yemiyorum.

Kahvaltıda beni tok tutacak protein içeren bazen peynirli, bazen sosisli veya mantarlı omletler yapıyorum. Bu WAFFLE makinesi çok pahalı değil ,, herkes evine bir tane alabilir. Fırından aldığımız ekmeklerbizim bel çevremizi genişletiyor. Herkesin bir zaafı vardır. 😊    Sonra evde Waffle makinası ile az şekerli  waffle lar yapıp içine meyve ile süsleyip, eritilmiş bitter çikolata ile tatlandırabilirsiniz.  Pastaneler de satılan waffle lar hem aşırı tatlı ve hem de çok kalorili olur. Evde bunu daha az kalorili yapabilirsiniz. Hatta yazın bir top beyaz dondurma hiç fena olmaz. Kuru meyveleri ve bazı yaş meyveleri ara öğünde yogurtla tüketirseniz bu da kilo yapmaz ve yogurt az yağlı olursa sindirimi çalıştırır.

Ben bazen bu yogutlu meyva karışımına probiyotik yogurtta karıştırıyordum.

Bir de tavsiye edeceğim kaliteli büyük cam bir blender çok işinize yarayabilir. Hayattan zevk almazsanız yaşamak için bir sebebiniz olmaz.

Hayattan tat almak çok önemli.

Kilolu iken fazla yürüyüş, spor yapamıyoruz. Ama gayret edersek 20 dakikalık düzenli bir yürüyüş bile fayda sağlar.

 

Umarım bunu ben de başarırım. Bunu sizlerle tekrar paylaşmaya yüzüm olur.

 

 

HANGİ SUYU TERCİH ETMELİ, HANGİSİ GERÇEK ŞİFA KAYNAĞI?

SUYUN SAĞLIĞIMIZA FAYDALARI,  

İnsan sağlığı için faydaları sayılmakla bitmeyen su, vücudun en önemli ihtiyaçlarından biri. %70'i sudan oluşan vücuttaki tüm organların işlevlerini dengeli bir şekilde yerine getirebilmesi için uzmanlar tarafından günde en az 8 bardak su içilmesi öneriliyor. Baş ağrısı, kilo kontrolü, cilt bakımı, stres ve eklem ağrıları üzerinde mükemmel sonuçlar elde etmeye yardımcı olan suyun eksikliği, vücutta ciddi sorunlara neden olabiliyor.

KİLO VERMEYE FAYDALARI

Kilo vermeyi hızlandıran unsurların başında yer alan su, metabolizmanın daha hızlı bir şekilde çalışmasını sağlıyor ve aşırı yemek yemenin önüne geçiyor. Açlıkla karıştırılan susuzluk durumunu anlamak için su içmeli ve 30 dakika bekleyerek hâlâ aç olup olmadığınızı kontrol etmelisiniz. Eğer açlığınız geçtiyse ve bir şeyler yemek istemiyorsanız yaşadığınız durumun susuzluk olduğuna kanaat getirebilirsiniz. Atıştırmalıklara karşı kontrollü olmaya yardımcı olan su, doygunluk hissi verirken susuzluğun neden olduğu sorunları ortadan kaldırarak daha enerjik ve dinç hissetmenize olanak tanır. Kalorisi sıfır olan su, kilo yapmaz ve motivasyonun yükselmesine önemli ölçüde fayda sağlar. 

Kramplara faydaları 

Sporu hayatının önemli bir parçası haline getiren ve çeşitli sporlar ile ilgilenerek sağlığını korumayı hedefleyen kişilerin aynı zamanda dengeli beslenmesi, yeteri miktarda su tüketmesi ve düzenli bir uyku düzenine sahip olması gerekmekte. Yapılan sporlar ile beraber vücuttaki kas kütlesinin artması, vücudun normalden daha fazla suya ihtiyaç duymasına neden oluyor. Spor sırasında meydana gelen kramplardan korunmak için hem spor yapmadan önce hem de spor yaptıktan sonra bolca su tüketilmesinde fayda var. Aynı zamanda spor sırasında vücuttan terleme yolu ile atılan suyu geri kazanmak için yanınıza bulundurduğunuz su şişesinden belli aralıklar ile yudum yudum su içmeyi unutmamalısınız. 

Strese faydaları 

%85'i su olan beyin, vücuda yeterli miktarda besin ve su alınmaması durumunda savunma sistemini devreye sokar ve bir sorun olduğunu bildiren sinyaller yollar. Açlık ve susuzluk anlarında kişilerin kendini halsiz, sinirli ve kötü hissetmesinin nedeni, beyne yakıt olan besinlerin ve suyun ulaşmaması. Gün içerisinde açlıktan olduğu düşünülse de susuzluktan dolayı asabi ve sinirlilik halleri ortaya çıkabilir. Stresle savaşmanın en kolay yolu olan suyu, kendinizi kötü hissettiğiniz her an içebilir ve enerjinizin yerine gelmesini sağlayabilirsiniz. 

Kabızlığa faydaları

Kabızlığın en önemli nedenlerinden olan yetersiz su tüketimi, sindirim sisteminin düzenli çalışmamasına sebep olur. Sindirim sisteminde bozulmaların meydana gelmesi, kabızlığın artarak kişinin günlük hayatında önemli sorunlara yol açar. Hazımsızlığı ve kabızlığı önlemek, bağırsakların işlevlerini daha kolay bir şekilde yerine getirmesine destek olmak için lifli gıdaları ve suyu bolca tüketmeye özen göstermelisiniz. 

Ağız kokusuna faydaları

Halk arasında ağız kokusunun her ne kadar açlıktan olduğu düşünülse de bunun en büyük nedenlerinden biri yetersiz su tüketimi. Yeterli su içmeyen kişilerde tükürük salgısında azalma meydana gelir ve ağzın temizliği için düzgün bir şekilde yapılamaz. Ağzın temizlenmemesi ağız kokusuna yol açarak hem kişiye hem de çevreye rahatsızlık verir. Ağız kokusunun oluşmaması için günde en az 8 bardak su içmek gerekiyor. 

Karaciğer ve böbreğe faydaları 

Vücuttan toksik maddelerin atılmasında önemli bir role sahip olan karaciğer ve böbrekler, ihtiyaç duyulan suyun temin edilememesi durumunda bu görevi yerine getiremez ve toksinleri vücuttan atamaz. Bu olumsuz durumun ilk belirtisi olarak idrar renginde koyulaşma ve kokusunda değişim gözlemlenir. Su tüketmeyen kişilerde minerallerin çoğalması ile böbrek taşı, karaciğerde toksinlerin çoğalması ile de hepatit hastalıkları açığa çıkar. Karaciğer ve böbrek gibi organlar için su hayati bir öneme sahip. Ancak, suyun normalden fazla içilmesi böbreklerin daha fazla çalışarak yorulmasına ve zarar görmesine neden olabilir. 

Kalp ve damarlara faydaları

Çoğunluğu sudan oluşan kan, hücrelere ihtiyacı olan oksijeni taşımakla görevli. Suyun ideal oranda vücuda alınmaması durumunda kan hacmi düşerek dolaşım hızında yavaşlama meydana gelir ve koyulaşma yaşanır. Bunun sonunda ani tansiyon düşmesi ve buna bağlı olarak bilincin kapanması ile bayılmalar olabilir. Diğer organlara ve kalbe giden kan miktarında azalma olması, kan damalarının tıkanmasına ve kalp krizi, felç gibi önemli hastalıkların oluşmasına neden olur. 

Reflü ve gastrite faydaları 

Günümüzün en yaygın hastalıklarından olan reflü ve gastrit, kişinin günlük hayatını olumsuz etkiler ve yaşam kalitesini önemli ölçüde düşmesine neden olur. Doğru teşhis ve tedavi edilmediğinde bu rahatsızlıklar, daha ciddi hastalıkların habercisi olabilir. Bu nedenle yeterli miktarda su tüketerek mide asidinin hem mideye hem de yemek borusuna zarar vermesini önleyebilirsiniz. Ayrıca, yemeklerden önce ve sonra bol su içerek hazımsızlığın da önüne geçebilirsiniz. Yemekten önce su içerek iştahınızı kontrol altına alabilir ve fazla yemek yemeyi engelleyerek sindirimin daha rahat olmasını sağlayabilirsiniz. 

Uykuya faydaları 

Uyku öncesinde içeceğiniz 1 bardak su içerek beyindeki kan akışını arttırabilir ve daha konforlu, kesintisiz bir uyku uyuyabilirsiniz. Beynin rahatlamasını ve dinlenmesini sağlayan bu durum, daha çabuk uykuya dalmanıza ve sabah uyandığınızda kendinizi daha dinç hissetmenize olanak sağlar. Aynı zamanda uyku öncesi su içme sayesinde daha hızlı kilo verebilir, hücrelerin yenilenmesini sağlayabilir ve idrardaki toksik maddeleri temizleyebilirsiniz. Uyku sonrasında ise bağırsak hareketlerini arttırarak kabızlığı önleyebilir, boğazını temizleyerek öksürük ve enfeksiyon risklerini en aza indirebilir, baş ağrısını engelleyebilir, mide bulantısının önüne geçebilir ve metabolizma hızınızı önemli ölçüde arttırabilirsiniz. 

(Kaynak : https://www.diyetkolik.com/kac-kalori/su/)

­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­­_______________________________________________________________

____________________________

HANGİ SUYU TERCİH ETMELİ, HANGİSİ GERÇEK ŞİFA KAYNAĞI?

Bütün bu okuduklarınız suyun insanların sağlığına ne kadar faydalı olduğunu açıklıyor. O zaman hangi suyu tercih etmeliyiz? Susadığımızda gidip pet şişe su mu almalı? Yoksa evdeki veya işyerlerindeki damacana suyu mu tercih etmeliyiz. Yoksa evimizde veya şehirimizde bütün çeşmelerimizden akan suyu mu içmeliyiz.

Bu konuda bir araştırma yaptım. Hangi sular ne kadar denetleniyor?

Hangi sular yeterli denetlenmiyor diye…

Bunu araştırmamın sebebi ; annemin eskiden şehir içme suyu tüketirken ne kadar sağlıklı ve güçlü kemiklerinin olduğudur. Ailecek hepimiz hatta tanıdığımız herkes evimizde çeşmemizden akan suyu kana kana içerdik.

Sonra bir baktık ki rekamlarda damacana suları ve pet sularının reklamları çoğaldı. Bu firmalar kar amacı güden firmalardır. Ticarette kar amacı olmazsa olmaz. Bu firmalar reklamlarda bu damacana doğal kaynak suyu diye sık denetlenmeyen bidonlarla evinizin kapısına kadar suyu getirirler.

İnsanlarda reklamlarda duyduklarına inanırlar. AAA sonra birde bakarlar ki hastalıklar çoğalmış. Dizlerde kas ve eklem bölgelerinde ağrılar başlamıştır. Ama nedenini hiç düşünmezler.  Aynı bizde o zamanlar hiç düşünmedik. Gittik, çeşmemizden akan o sağlıklı su yerine bu damacana sularından satin aldık. Ailecek kullanmaya başladık. Fakat zamanla annemde ve bende eklem ağrıları başladı. Yıllarca bu damacana sularından içtik. Güvendik hiç merak etmedik. Şehir suyu neden tercih edilmiyor diye.

Meğer, büyük hata etmişiz. Annem bu damacana sularını kullanmaya başladıktan sonra, kemik erimesi başladı. Sonra kemik erimesini  tedavi ettirdik. Olmadı kemikleri hala güçsüz ve kırılgandı. Bir gün düştü ve kalçası kırıldı. Ameliyat oldu. İki ay sonra yürümeye başladı. Dizleri  ve ayakları hep ağrırdı. Hatta bütün vücudu.

Kardeşler, arkadaşlar, sayın okuyucularım, geçen yıl yaşım ilerledikçe ve bu damacana sularını kullanmaya başladıktan sonra aynı belirtiler ben de başladı. Dizlerim ağrıyor ve merdiven çıkmakta zorlanıyordum. Bir çare arıyordum. Sonra aklıma eskiden çeşmemizden su  içtiğimiz o günler geldi aklıma. Hepimiz ne kadar sağlıklıydık. Hatta babam çok kilolu olmasına rağmen güçlü kemikleri vardı. Hiçbir zaman diz ağrısı veya eklem ağrısı şikayeti olmadı. Şimdi ben dizlerimin ağrısından merdiven çıkamıyor ve uzun yürüyüşler yapamıyordum. Eski günleri hatırladığımda biz şehir suyu tüketirken ne kadar sağlıklı olduğumuzu düşündüm.

Sizler de düşünün. Araştırın. Ben araştırdım.

Bu yazımın sonunda bir genelge buldum. Bulduğum bu genelgeyi herkesle paylaşmak istiyorum. Bu genelgede şehir içme sularının ne kadar çok sıklıkta denetlendiği yazıyordu. Yani denetlenmesi için kanun çıkarılmış. Ve bu genelgeyi belediyeler uyguluyor. Hergün sabah ve akşam denetleniyor. İlaçlanıyor. Kontrol ediliyor. Diğer damacana sularının ise hiçbir denetimi yoktur. Her ne kadar firmalar kendilerinin ne kadar özenle tanıtarak reklamlarını yapsalar bile.

BENİM TERCİHİM ÇEŞMELERİMİZDEN AKAN ŞEHİR İÇME SUYUDUR.

Neden çünkü; diğer damacana sularını içmeyi bırakıp şehir içme suyunu içmeye başladığımdan beri dizlerim daha da güçlendi. Kemiklerim de güçlendi. Kaslarım da güçlendi. Kolay kolay hastalanmıyorum. Vücudun bağışıklık sistemi güçlendi. Çünkü çeşme suyunda magnezyum, potasyum, ve birçok mineral hatta fazlası vardır. Vücudun ihtiyacı olan bütün mineraller vardır. Diğerlerinde ise yoktur. Benim tavsiyem; şehir içme suyu tüketin. Daha sağlıklı olun. Kemiklerinizin daha güçlü kalması için ömür boyu bu sudan içmeniz lazım.

Cam şişelere çeşme suyunu yani içme suyunu dolduruyorum. Bir gece buzdolabında bekletiyorum. Ertesi gün içiyorum. Sağlıklıyım. 

Neden bunu paylaşmak gereği duydum. Çünkü çevremdeki çoğu kişi bu eklem ağrılarından şikayetçi. Onlarda damacana suyu içiyorlar. Onlara bu tavsiyemi söylüyorum. Tercihi kendilerine bırakıyorum. Kullananlar kısa zamanda farkı görecek.

Bahsettiğim genelge ;

MEVZUAT

İçme - Kullanma Sularının Denetimi ve Numune alma usulleri Genelgesi Bilindiği üzere Genel Müdürlüğümüz uluslar arası giriş-çıkış kapılarında Uluslararası Sağlık Tüzüğünün 14, 15 ve 34 üncü maddeleri ve Umumi Hıfzıssıhha Kanununun ilgili maddeleri gereğince ülke ve kamu sağlığının korunması için Sağlık Denetleme Merkezlerimiz aracılığıyla düzenli olarak çevre sağlığı kontrol hizmetleri vermektedir. Çevre sağlığı hizmetleri kapsamında, görev sahası içerisinde bulunan içme-kullanma sularından , gemilere içme-kullanma sularının verildiği su ağızlıkları ile gemilerdeki içme-kullanma suyu muslukları ve gemi deposundan gerekli hallerde numune alınarak, bakteriyolojik ve kimyasal analizlere gönderilmektedir. Uluslararası giriş-çıkış kapılarında İçme - Kullanma Sularının Denetimi ve Numune alma hizmetlerindeki hataların minimum seviyeye indirilmesi ve tüm merkezlerimizce aynı bilimsel standartlarda uygulanmasını sağlamak amacıyla hazırlamış olduğumuz plan ekte gönderilmiştir. İçme - Kullanma Sularının Denetimi ve Numune alma usulleri planının bağlı birimlerinize duyurularak, hizmetlerin bu plan doğrultusunda yürütülmesi hususunda bilgilerinizi ve gereğini önemle rica ederim. Dr. Gürbüz AYAS Genel Müdür V. İçme - Kullanma Sularının Denetimi ve Numune Alma Usulleri Planı Görev sahasında kullanılan , içme ve kullanma suları aşağıdaki şekillerde, 1-Şehir şebeke suyu 2-Kuyu suyu 3-Artezyen suyu 4-Cam veya PVC kaplarda ki sular 5-Damacana suyu tüketilmektedir. 1-Şehir şebeke suları belediyeler tarafından dezenfekte edilir ,uç noktalarda Denetleme Merkezi tarafından sabah ve akşam bakiye klor ölçümü yapılır.Eğer su dağıtımdan önce depolanıyorsa, depo çıkışında da klor ölçümü yapılır.Klorlamanın uc noktada 0.5 ile 0.1 ppm arasında olması gerekir, bunun dışında bir değer ölçülürse belediye bu konuda uyarılır. Sahanın büyüklüğüne göre bir veya daha fazla yerden alınan su numuneleri ayda bir bakteriyolojik , altı ayda bir kimyasal analiz yaptırılır. 2-3-Artezyen ve kuyu suları depolandıkları yerde klorla damlatma metoduyla veya UV ile dezenfekte edilerek dağıtıma verilir. 4-5- Cam veya PVC kaplarda ki sular ile Damacana sular orijinal ambalajıyla geldiğinden dezenfekte edilmeden tüketilir. SULARIN BAKTERİYOLOJİK VE KİMYASAL OLARAK DENETLENMESİ Sulardan Numune Alma Usul ve Esasları Bakteriyolojik Analiz Amaç: 1. Kirlenmeyi gösteren mikroorganizmalar yoluyla kirlenmeyi saptama ve kontrol altına alma. 2. Fekal kirlenmeyi gösteren organizmalar yoluyla fekal kirlenmeyi saptama ve kaynağını arama. 3. Su epidemilerini önleme ve kontrol altına alma. 4. Bakteriyolojik açıdan güvenilir bir suyu tüketime vermek. . Bakteriyolojik Su Numunesi Alınması, 100 ml'lik kahverengi steril cam şişeler kullanılır. Eğer suda bakiye klor varsa Na-tiyosülfat ihtiva eden steril şişeler kullanılır. Numune alınacak musluk, çeşme, vana alevden geçirilerek steril edilir.( Ateşe dayanıklı metal veya cam çubuk ucuna pamuk sarılarak pamuk alkolle ıslatılıp yakılarak elde edilen alevle sterilizasyon yapılır.) Su, numune şişesine bu işlemden sonra alınır. Aynı gün içerisinde numune laboratuara götürülür.Numune şişelerinin üzerine aşağıdaki bilgileri içeren bir etiket yapıştırılmalıdır. -Su numunesinin ismi -Suyun alındığı yer -Tarih ve saat -Suda varsa Kullanılan dezenfektan maddenin dozu ( Bakiye klor miktarı) -Numune alınan suyun cinsi( kuyu, kaynak, şebeke v.s.) -İstenilen tetkik (Kimyasal-Bakteriyolojik) -Numuneyi alan kurum -örnek ile laboratuara gönderilecek yazının numarası Bakteriyolojik Numune Nerelerden alınır: Tercihen Suyu kullanıcıya ulaştıran son noktalardan yani çeşme, vana ,musluk gibi uç noktalardan su numunesi alınır. Ancak amaca yönelik olarak su kaynaklarından da (kuyu, depo, göl vb. gibi) bakteriyolojik analiz için su numunesi alınmalıdır. Su numunesi iki kişi tarafından alınmalıdır, aksi halde numune alım aşamasında kontaminasyon meydana gelebilir. Sahanın büyüklüğüne göre bir veya daha fazla yerden örnekler alınarak ayda bir bakteriyolojik analiz yaptırılır Analiz Raporlarında dikkat edilmesi gereken hususlar: Bakteriyolojik analizde toplam bakteri, koliform bakteri ve fekal koliform (E.Koli ) araması yapılır. Dışkısal veya organik kökenli bir kirlenmeye uğramış sularda E.Koli bulunur. 240 ve 240+ koli sayısı yoğun bir kirlenme göstergesidir. 24-110 arasındaki koli sayısı kirlenme başlangıcı veya bitimini gösterir. 10-24 arasındaki değerler hata payı olarak görülür. Değerlendirme: Bir yıl içinde alınan örneklerin % 59'I temiz ise o noktada veya bölgede su temizdir denir. 10 koliforma kadar olan dozlar hata payı kabul edilmekle birlikte dezenfeksiyon miktarı kontrol altına alınır.(0.5 ppm olması ) 24 koliform bir uyarı basamağıdır. Bitmiş bir kirlenme veya epidemi sonu olduğu gibi başlangıcı da olabilir. Bu nedenle dezenfeksiyon doz kontrolü yapılır ve bakiye klor miktarının 0.5 ppm'in altına düşmemesi sağlanır. Analiz sonucu kirlilik tespit edilmesi halinde takip aşağıdaki gibi yapılır,: 1. Aynı yerden alınmış daha önceki örnek sonuçlarına ve önceki kimyasal analiz sonuçlarına bakılır. Önceki sonuç kirli ise kimyasal analiz raporlarında kirlenme faktörü maddelerin varlığına bakılarak kaynak üzerinde ön bilgi edilmeye çalışılır. Ancak bu kirlilik doğru olarak kabul edilip dezenfeksiyon ve kaynak taramasına yönelinir. 2. Önceki analiz sonucu temiz ise olay şüphelidir. Doğrulamaya gidilir. Bunun için aynı yerden bakteriyolojik örnek alınır ve aynı anda kirlenme faktörlerinin aranması için kimyasal örnekte alınmalıdır. 3. İkinci kez yapılan test kirli ise kirlidir. Kimyasal test sonuçları kullanılarak kaynak taramasına gidilir. 4. İkinci sonuç temiz çıkmış ise ve kimyasal test sonucunda da faktörler olumsuz değerlerde bulunmamışsa sonuç temizdir. 5. İkinci sonuç temiz ve kimyasal teste kirlenme değerler olumsuz bulunmuşsa durum şüphelidir. Dezenfeksiyon dozunu 0.5.ppm de tutmak ve daha sık aralıklarla alınacak bakteriyolojik örneklerle sonuç takip edilmelidir. Örnek numune alma ÖRNEK-1: Çeşmelerden Bakteriyolojik Analiz için Su Numunesi Alma Aşamaları 1- Çeşme kapalı iken ağzı temiz bir bezle silinir. 2- Çeşme açılarak 3-5 dakika kuvvetlice akması sağlanır. 3- Çeşme kapatılır ve alkollü pamuk alevinde çeşmenin ağzı 10-15 saniye yakılır. 4- Çeşme kuvvetlice akacak şekilde açılır. 5- Steril numune şişesinin ağzındaki koruyucu sargı açılır. 6- Çeşme hafif akacak şekilde ayarlanır ve numune şişesi akan suya hafif açı yapacak şekilde tutularak su numunesi alınır. 7- Numune şişesi tam olarak doldurulmaz, üstten 1-2 parmak kadar boşluk bırakılır. 8- Şişenin steril kapağı veya plastik tıpası kapatılır.Şişeyi kapatmak için mantar tıp'a kullanılmaz ( Şekil 1) ÖRNEK-2:Kuyu ve Benzeri Yerlerden Bakteriyolojik Analiz için Su numunesi Alma Aşamaları 1- Eller alkol gibi bir dezenfektanla dezenfekte edilip ,şişenin çevresine steril edilmiş ip kullanılır. 2- İpin hazırlanma şekli ağırlığın nasıl bağlanacağı Şekil-2, 2. aşamada gösterilmiştir. 3- Şişe ve ipin suya ulaşmasına yetecek uzunlukta ip eklenir. 4- Şişenin ağzı açıldıktan sonra alevden geçirilir. Steril bölümler kuyunun yüzeyine ve numune alanın ellerine değmeyecek şekilde kuyuya sarkıtılır. 5- Şişe su yüzeyinin yaklaşık 75 cm altına inecek şekilde sarkıtılır. 6- Su numunesi alındıktan sonra, şişe yine yüzeylere değdirmeden yukarı çıkarılır. (Şekil-2) Kimyasal Su Numunesi Alınması Kimyasal analizler , nitelik ve miktar olarak insan sağlığını bozabilen , suyu içilmez bir hale getiren veya kirlenmenin ikinci derecede etkilerini tetkik eden kimyasal maddelerin tayinini hedef tutar. Kimyasal analiz için en az iki litre bir numune gereklidir. Su, kimyasal olarak temiz bir cam veya pet şişeye konur. Numune doldurulmadan önce en az üç defa numune alınacak suyla çalkalanmalıdır. Numuneler laboratuara mümkün olan süratle gönderilmelidir. Şişe üzerine etiket bilgileri işlenmelidir. Gemilerden Numune Alma Esasları Gemide İçme ve Kullanma Sularının denetiminde numune alımı sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar , Numuneler, geminin baş, kıç, güverte üst ve alt bölümlerindeki mahallerden yukarıda belirtilen Bakteriyolojik ve Kimyasal numune alma esasları çerçevesinde alınacaktır. Kirliliğin tespiti için bir çok noktadan numune alınması gereklidir. " Numunelerin suyun gemi personeline ulaştığı veya sisteme girdiği farklı kaynakları temsil ettiği noktalardan numune alınmalıdır. " Seçilen noktalar, genel olarak sistemin bütününü ve ana unsurlarını temsil eden numuneleri taşımalıdır. " Numune alma noktaları, suyun yedek depolardan, rezervuardan, vs.den alınmasına imkan tanıyacak şekilde konuşlandırılmalıdır. " Birden fazla su kaynağına sahip sistemlerde numune alma noktaları, her bir kaynaktan yararlanan kişi sayısı gözetilerek konuşlandırılmalıdır. " Gemide bir su arıtma tesisi var ise, tesisin temiz su çıkışı sonrasında en az bir numune alma noktası bulunmalıdır.      ______________________________________________________________________________________                                         ÇEŞME SUYU DAHA GÜVENLİDİR.                                            ÇEŞME SUYU DAHA GÜVENİLİRDİR, SAĞLIKLIDIR.

Kendini Yönetme P r e n s i b i " İçgüdüler"

Kendini Yönetme P r e n s i b i

İçgüdüler

“Rab’be karşı başarılı olabilecek Bilgelik,akıl ve tasarı yoktur. (Süleyman’ın Özdeyişleri 21:30)”

Yazarı: John E. Schrock, işadamı

Okurken bu prensibin önemli hatlarının altını çizin.

Hiç,şans,,

Tanrı için hiçbir yoktur. Biz ona karşı rekabet edemeyiz. O bilir ne haklıdır,ne en iyidir, ve ne çalışacak. Er yada geç biz onun son otoritesini kabul ederiz ve bizim hayatımız, işimiz ve memleketimiz o zaman bina olmaya başlıyor. Sonra O’nun kuralları ve prensipleri olmadan , daha iyi olmayacağız. Hayat demek ! işte zor olmak. Onu biz zor yaparız güdülerle dar yolda çalıştırıp. Güdülerle veya sebeplerle motivasyon için nasıl ve niçin biz bu şeyleri yaparız. Bazı yalan ,dolan ve onu çağırırız “Kurnaz”(şeytanı). Bu iyi hayatta bize liderlik etmez, fakat ahlakımız çürür. Webster da kurnaz,” Pişkin, akıllı veya hakikatin yanında.”  Böylece bu önemlidir biz daima ararız hakikat için. Hakikati Manipule ederiz yada akıllıyı yada Kurnaz ilerde tahrip etmeye  bize gelecek.

    İsa ‘dedi ki geniş bir yol vardır bu liderlik tahrip eder.

Ama bir de dar yol var yaşamımıza önderlik eden, ya da biz söylemeliyiz.“ Bu gerçek bizi serbest bırakacak.” O hayatımızı planladı ve bizi büyütüyor.

    Bir çocuğun yemek yemeğe ihtiyacı var ,yaşamaya ve büyümeye; aynı şekilde bizim akıllarımız ve ruhlarımızın da öğrenmeye (yemeğe) düzenli büyümeye ihtiyacı var. Fakat biz gerçekte yaşamak zorundayız, veya biz uyanık olacağız. Eğer bir çocuk yemeyi durursa, o ölür; aynı yolda , eğer biz gerçeği öğrenmeyi terk edersek biz ruhsal olarak ölürüz, zihinsel olarak ve ilerde fiziksel olarak da. Bir bisiklete binmek gibi- ne zaman aniden durursak ,düşeriz. Bir elma yeşil olduğu zaman, o büyüyor, ama ne zaman büyümesi duruyor, o çürür. Böylece hayat bir süreçtir, ve eğer iyi yaşamak istersek, biz devam etmeli ve uğraşmalıyız bu üç şey için:

1.Manevi olarak kusursuz olmak.

2.İnsanları ve durumları anlamak.

3.Tanrı’nın bilgeliğinde ve Onun kurallarında büyümek için İnsanlık için bu prensipleri O planladı.

    Bizim güdülerimiz saf olunca iyi bir yaşam başlıyor ve biz iyi prensipleri takip ediyoruz, kim için ve ne için sorumluluk alıyoruz. Biz bir ürün gibiyiz: bizim kalitemiz bu prensiplere değer verdikçe kurulur biz yapılırız. Biz açık yürekli olduğumuz zaman ve bizim güdülerimiz saftır, biz açık ve serbest oluruz gündemde. Halklar hürriyeti sezecek ve bize karşı kendilerini savunmayacak. Onlar bize saygı gösterecekler ve bizimle iş yapmak isteyecekler.  Biz güven içinde değiliz kendimize acıyorsak ya da açıkgözlüysek; eğer biz yaparsak korunmasız olacağız ne zaman biz basınç altında olursak. Evet, biz iyi olmalıyız diye öğüt verdi. Fakat biz hakikati görmeliyiz ve Tanrı bizim en iyi kaynağımız ve danışmanımızdır. Bu sağduyuyu bize öğretecek ve bizim hayatlarımızın her alanında pratik yolları çalışacak. Bazen biz kendimizi eğitiriz kendimizi akıllı ve uyanık  düşününceye kadar. O zaman  

Biz kendi içimizdeki yeteneğimize güvenmeyi tercih etmeye başlıyoruz. O zaman Tanrı iyi öğütler veriyor ve Tanrı olmazsa aldatma geliyor.

Gerçek olmaksızın uygun şekilde hizmet edemeyiz. O bizim güdülerimizi saf olarak muhafaza edecek. Tanrı’yı reddetmek nasıldır , O’nun düşünceleri içe işleyen gibidir, reddettiğimizde bizi besleyemiyor. Tanrı için ve Hakikat YA DA Gerçek anlamdaştır.

   Bugün Amerika paraya nazaran daha çok avukatlara sahip olsaydı dünyadaki diğer memleketlerden. Bizim daha çok davalarımız olurdu geri kalan karışık bu dünyada.

   Biz onemir’in manasını açıklamak için binlerce kurallar yazarız. Bazı kurnazlıkla yenmeye çalışırız diğerlerini onların açıkgözlülüğünü veya bazı milyon-dolarlık davalar ile. Biz sadeliği unuttuk. “Size yapılanı siz de diğerlerine yapın.”  

   Kendimizi kandırmayalım. Bizim bütün yaptıklarımız hakkında Tanrı biliyor. Ve er geç doğru kayıt yapıyor nasıl uyanıklığımıza rağmen ve  biz iyi öğütlerini düşünmeliyiz. İyi öğütlerinde olmak işte bu önemlidir, ama bu bizim güdülerimizi kesinlikle saf yapar ve Tanrı’nın iyi bir tavsiyesi bizim küçük bir parçamızı değiştiriyor ve karar veriyoruz. Akıllı olalım ve Tanrı’nın ne söylediğini dinleyelim. O zaman akıllı olmak için biliyor olmayacağız  ya da  uyanık _ama akıllı.

Bu paylaşım siz okurlarım için , İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir. Umarım hayatımızın her alanında bu öğütlerden ders çıkarırız.

Yazarı: John E. Schrock, işadamı

Bir Tablonun Tanitimi "Isa Dirildi" Tablosunun yorumu

Bir ressamın yaptığı tablonun yorumu 

       TABLONUN ISMI " İSA DİRİLDİ "

Bu tabloyu yapan mutlaka Hristiyan bir ressam olmalı. Çünkü tabloda çok derin bir anlam var. İsa nin çarmıha gerildiği ve öldüğü gün üç gün boyunca yeryüzü karanlığa gömüldü. Tapınağın perdesi boylu boyunca yırtıldı. Gökyüzü ve yeryüzü korkunç bir karanlığa kendini terk etti. Isa ölümü yendi. Ve İsa üç gün sonra DİRİLDİ.  Karanlığa ışık doğdu. Yeryüzü ve Gökyüzü aydınlandı. Karanlıkta yürüyen halka büyük bir ışık göründü. Halkın büyük bir çoğunluğu Isa yi tekrar gördüler, Onun ölümden dirilişine tanık oldular. En güzel tanıklık budur. Ve sonsuza kadar ilahiler söylediler. Onun çarmıhta kendileri için öldüğüne, yani kendi günahları icin öldüğüne ve ölümü yenip üç gün sonra dirildigine iman ettiler. İman edenin sonsuz yaşamı vardır. İman edenler Kutsal Ruhu aldılar. Bu sonsuz Ruh onların kurtuluşunun güvencesidir. Amin. Söyledikleri ilahilerden bazıları şöyle;

"Isa dirildi, ölüm yenildi ,

Tanrıya şükürler olsun,"

"Zafer kazanıldı, 

Tanrıya şükürler olsun."

"Haleluya,haleluya 

"Tanriya şükürler olsun."

Tanrının seçilmiş soyu,kutsal bir ulus

Kralın kahinleri,  onun öz halkisınız ,

Karanlıktan kendi nuruna, çağırdı 

Tanri sizi erdemlerini ,erdemlerini ilan etmek için, ilan etmek için. Çağırdı. 

Kaninla aklandım, ben

Kanındır hayat veren,

Kanınla ödedin sen,

Benim günah pahalı

    Kardan beyaz yıkadın,beni 

    Bembeyaz,

    Rab İsam,

    Tanrının kurbanı.

Tablonun satıldığı yer: www.sahibinden.com

Tabloyu yapan : @ressam.sengezer