23 Kasım 2019 Cumartesi

Rüyalarıma Bakış,Pozitif Yaşama Geçiş Sürecim.....


       Size geçlik yıllarında görmüş olduğum bazı rüyalarımı anlatmak istiyorum. Bunu anlatmamın sebebi; Tanrı’nın nasıl rüyalar aracılığıyla bizimle iletişime geçmek, konuşmak istediğini göstermektir. Hayatımın 28 yaşından sonraki yıllarını inançlı biri olarak yaşadım. 28 yaşımdan önce sadece bir Allah’a inanıyordum. Gizlice ona uyumadan önce Türkçe dua ederdir. Ama O’nu dinlemeyi hiç düşünmedim.
TANRI İLE İLETİŞİM … TANRI’NIN BİZLERLE BİR BABA& OĞUL İLİŞKİSİ İSTEMESİ ,…. VE  İMAN EDEREK POZİTİF YAŞAMA GEÇİŞ…..

Tanrı ile ilk İletişim …. :  Tanrı’nın benimle ilk iletişim kurmaya çalıştığında 22,23 yaşlarındaydım. O yaşlarda çok zor zamanlar yaşamıştım. Psikolojik bir tedavi görüyordum. Ağır bir depresyon içindeydim. Bu konuya girmek istemiyorum. Çünkü o günlerde kalbime ve ruhuma Tanrı’nın nasıl dokunduğu nu size anlatacağım. Bir gün yine evde istirahat ederken, kendi odamda yatağımda yatıyordum. Pencereden hafif bir güneş ışığı gözlerimi kamaştırıyor du. Uzaklara daha uzaklara ağaçların üzerinden bulutlara bakıyordum. Bulutlar anidan canlandı. Bulutlar şekil değiştirmeye ve bazı figürler oluşturmaya başladı. Sanki bir görüm görüyordum. Beyaz, siyah  ve diğer renklerde ordu şeklinde atların bana doğru geldiklerini gördüm. Beyaz atın ve diğer atların binicileri vardı. Hepsinin göksel kanatları da vardı. Görüntü çok muhteşemdi. Sanki benim için geliyorlardı. Bu görümden sonra olanlar;
Geceleri uyku ilacı alarak uyuyabiliyordum. Bir gece yarısı uykudan uyandım. Odamda beni rahatsız eden ruhsal varlıklar olduğunu hissediyordum. Onların seslerini duyuyordum ve evin içinde çıkardıkları bütün gürültüleri duyabiliyor dum. Onlara karşı kendime nasıl koruyacaktım? Hep bunu düşünüyordum. Çünkü bu ruhsal varlıkları sadece ben duyabiliyordum. Gece yatağımda uyanık fakat gözlerim kapalı olarak uyuyor gibi yapmaya başladım. Yanıma kadar yaklaştıklarını hissediyordum. Sürekli ürkütücü sesler çıkarıyorlardı. Onların ruhsal kötü varlıklar olduğunu anlamıştım. Bu kötü ruhlar durup dururken neden beni şimdi rahatsız etmeye başlamışlardı? Zaten yaşadıklarımdan sonra ağır bir depresyondayken üstüne bir de bunlar çıkmıştı. İnsan görebildiği tehditlerle baş edebilir diye düşünüyordum, görmediği varlıklardan kendini nasıl koruyabilir ki? Sonra düşündüm ailemde nesiller boyu işlenmiş olan günahlar kötü varlıklara birer geçit açıyormuş. Yani ailemizin geçmişte yaşamış olan diğer atalarımızın günahları onların çocuklarından ve torunlarından hesap soruluyor. Yani atalarımızın kendi hayatlarında işlemiş olduğu suçlar ve günahlardan yedi nesil olacak olan çocuklarımız da lanetleniyordu. Bunlar Kutsal Kitapta anlatılanlar. Sonradan öğrendim. O zamanlar tabii ki bu kadar bilgili değildim.
Yatağımda korkmaktan başka bir şey yapamıyordum. Sessizce ağlıyordum. Dua ediyordum. Eğer gerçekten bir Tanrı varsa beni korumasını istedim. “Allah’ım sana sığınıyorum” diye dua ettim. O duadan sonra Tanrı’nın sesini işittim. O güne kadar duyduğum seslerden daha güzeldi. İşittiğim ses bana “Korkma” dedi.
“Korkma çünkü Ben seninleyim.” “Oğlum senin bütün günahlarının bedelini çarmıhta kanıyla ödedi. Çünkü O’na iman edersen sen de kurtulabilesin diye çarmıhta öldü ve üç gün sonra dirildi. Buna iman eden ölse de yaşayacaktır. Ona Kutsal Ruhumu vereceğim. O ben de ve Ben de onda yaşayacağım. Oğul’a iman edene yargı yoktur. İman etmeyen ise zaten yargılanmıştır.” Dedi..

Tanrı’nın benimle Baba&oğul ilişkisi istemesi işte böyle başladı……
Tanrı’nın bir oğlu varmış. Bu oğul hakkında hiçbir bilgim yoktu. Taaki o zamana dek . Tanrı’ya sığındığım o günden sonra artık bütün korkularımdan kurtulmuştum. Yüreğimde tarif edilmez bir huzur ve esenlik vardı. Tek ihtiyacım olan…. Tanrı’nın sevgisini yüreğimde hissedebiliyordum. Tanrı beni seviyordu. Beni o karanlık gece yalnız bırakmamıştı. Tanrı’nın kanatlarının altına sığınmıştım. Tanrı’la gizli bir ilişkimiz vardı. Ona geceleri dua ederdim. O da beni korurdu. Daha fazlasını istemedim. Ama biliyorum ki isteseydim onları da bana verirdi.
       Sonra bir gece Tanrı’dan olduğunu hissettiğim bir rüya gördüm. Rüyamda;
“Gökte büyük beyaz bir taht vardı. Ben tahtın sağında oturuyordum. Tahtta oturan büyük parlak ışık bana bir şey gösterdi. Bak dedi. Bu yargı gününden korkma!”... Yeryüzü yoktu. Gökyüzünde tahtın önünde büyük küçük bütün ölülerin dirildiğini gördüm. Her biri tahtın önünde diz çökmüştü. Bazıları “Haleluya diyorlardı…. Yücelik Güç ve Onur Tahtta oturanın olsun. Kutsal Kutsal Kutsal olan…. Gücü her şeye yeten Rab Tanrı …. Övülmeye ve tapılmaya layık olan… Seni yüceltiriz. “ diyorlardı. Sonra Tahtta oturan Rab Tanrı bana dedi ki “ Bak dedi; Sen bu yargı gününden korkma!. Çünkü senin adın bu “Yaşam Kitabı”nda yazılı. Bana sol elinde açık olan bir kitap göstererek bunu dedi.”
Bu rüyayı hala hiç unutmadım. Şu an elli yaşında bir Mesih inanlısı olarak yaşıyorum.

İman ediş ve sonsuz yaşamın başlaması, kurtuluş ve Tanrı’nın egemenliğine giriş…. Bütün bunlar ben  yirmi sekiz yaşında İsa filmini izledikten sonra yaşamım değişti. Sonunda Tanrı  yine  bir rüyamda  bana konuşmuştu. Yirmi sekiz yaşındaydım. Hala yüreğimde Tanrı’yı arıyordum. O’nun sesini bir kez daha işitebilme için yaşıyordum. Geçen yıllardan sonra artık sağlıklı ve kendine
Güvenen bir kadın olarak yaşıyordum. Biliyordum ki eğer zor durumda kalırsam
Tanrı benim sesimi işitir. Ve Göksel Babam bana yardıma koşar. İsa filmini izlemek istedim. Sonra çok etkilendim. Yine dua etmeye başladım. Tanrı’yı aradığınız zaman size her zaman geri döner. Filmin sonunda bir dua vardı. Bu iman duasını ederek Tanrı’yı yaşamıma davet ettim. “Günahlarımı bağışla bana sonsuz bir yaşam ver. Gel ve yaşamıma gir, beni Babanın istediği gibi bir insan yap dedim. İsa’ı Rabbim ve Kurtarıcı Tanrım olarak kabul ediyorum. Dedim.”
Bu duayı yaptıktan sonra beklemeye başladım. Gece oldu … yattım… Sabaha karşı bir rüya gördüm. Bu rüyamda ;
“Gece yatağımda uyurken odama bir ışık doldu. Işığın içinde bir yüz vardı. Tam bakamıyordum, çünkü ışık o kadar güçlüy dü ki.. Gözlerim kamaşıyordu. Işık bana dedi… “Sen çağırdın Ben de geldim”  dedi.  Ben de senin O olduğunu nereden bileyim? Sana bakamıyorum bile dedim.” O zaman bu ışık benim ruhumu bedenimden kucağına aldı.  Ruhum bedenimden ayrılmıştı sanki… Yukarı doğru yükseliyorduk. Yükseldik… Yükseldik…. Dünya ayaklarımızın altında bir top gibi kalmıştı. Sonra yıldızların arasından ışık hızıyla uzaklara gittik. Kristal cam saydamlığında parlak bir yüzeye indik. Orada güneş yoktu..
Orada karanlık da yoktu… Beni oraya getiren Rabbin ışığı orayı andınlatıyordu. Oraya ayak bastım. Biraz yürüdüm gördüklerim şimdiye kadar hayatımda hiç görmediğim güzellikteydi. Orayı aydınlatan ışık karşıma çıktı.. Ben O ışığın önünde diz çöktüm. O’na tapındım. Hala o parlak ışığa bakamıyordum. Çünkü ben günahlıydım. Tanrı ise Kutsaldır. Sonra beni kollarımdan tutup ayağa kaldırdı. Ve bana sarıldı. Bu Tanrı’nın sevgisiydi. Kaybolmuş oğlunu bulmuş gibi bana sarılıyordu. O zaman… İşte o zaman diledim ki orada onunla sonsuza dek kalayım istedim. Yani dünyaya geri dönmek istemedim. O zaman O bu istediğimi o zaman yerine getiremeyeceğini ama dünyaya geri dönmem gerektiğini, ve bu dünya da ‘O’nun için yapacağım büyük işler olduğunu söyledi.”

İman ederek pozitif yaşama geçiş…
       Bu işler tamamlandıktan sonra Tanrı beni yanına aynı şekilde geri alacağına inanıyorum. Tanrı’yı seviyorum. İnancımdam bir gün bile vazgeçmedim. Dilerim ki her insanın yüreği bu Tanrı sevgisiyle dolup taşsın. Tanrının sonsuz sevgisini tadabilsin. Şimdi elli yaşındayım. Yirmi sekiz yaşından bu yana hayatım üçyüz altmış derece değişti. Rüya görmeye hala devam ediyorum. Tanrı rüyalar aracılığıyla benimle konuşmaya devam ediyor. Şimdi bile görmüş olduğum rüyalar hayatıma yön veriyor. Diyebilirim ki iman ettikten sonra daha olumlu düşünmeye başadım. Olumsuz düşüncelere aklımda yer vermiyorum. Aklım bir savaş alanı..
Tanrı beni seviyor ve Tanrı hepinizi de aynı şekilde seviyor. Yalnız Tanrı hiç kimsenin kalbine zorla girmek istemez.  Tanrı’yı kalbinize siz davet etmelisiniz. O kalbinizin kapısını içerden ancak siz açabilirsiniz.
Tanrı sizinle olsun….












































Öne Çıkan Yayın

Pozitif Düşünme ile Şifa

      Pozitif düşünmenin  iyileştirici gücü vardır. Bu makalede nasıl sağlığınızı iyileştirmek ve kendinizi iyileştirmek için pozitif düş...